Çocuklarımızı Akıllı ve Uslu Yetiştirmek İçin 5 Önemli Kural
Ne kadar “uslu çocuk” kalıbı artık biraz klişeleşmiş olsa da, her ebeveyn doğru davranan, kendi yanlışlarını düzeltebilen, ve kendi kendini kontrol edebilen bir çocuk ister.
Bu özelliklerin temeli ise akıllı bir disiplin anlayışıyla bebeklikte atılmaktadır.
Akıllı bir disiplin anlayışı da bebeğinize kendi davranışlarının sorumlusu olmayı aşılamaktır. Böylece ileriki yıllarda sizin onu disipline etmenize gerek kalmaz, o ne yaptığının farkında olacaktır. İşte bu özellikte bir çocuk yetiştirmek için yapmanız gereken 5 şey.
Kesin kurallar koyun
Herşeyi yapabileceklerine, istedikleri her şeyi elde edebileceklerine inanan çocuklardır genelde istediklerini alamayınca öfke krizlerine giren. Bu konuda “ScreamFree Parenting” kitabının yazarı Hal Runkel söyle diyor: “İyi tanımlanmış davranış sınırlarının bilincinde olan çocuklar, kendi kendilerini kontrol etmeyi ve bu sınırlara saygı duymayı çabuk öğrenir.” Bu nedenle çocuğunuzdan beklediklerinizi 1 yaş gibi erken bir dönemden itibaren kendisine sunmaya başlamanız gerekmektedir. Örneğin, kanepe kolçağına tırmanmaya çalışan bebeğinizi kucağınıza alın ve dikkatini bir oyuncak ile çekin. Bu durumun tekrarlanması halinde bebeğiniz kanepeye tırmanmasına izin verilmediğinin farkına varacaktır.
Nedenlerinizi açıklayın
Çocuğunuza kurallar hakkında detaylı açıklamalar yapmak zorunda değilsiniz. Fakat, çocuğunuzun kuralların arkasındaki nedenleri sorgulamak en doğal hakkı. Bu nedenle ona koyduğunuz kuralların ve sınırların arkasındaki nedenleri basit bir şekilde açıklayın. Örneğin fazla yenilen bir tatlının veya şekerin dişlerine veya midesine zararını detaylı bir şekilde açıklamak yerine, “Şekerlemeler diğer gıdalar kadar besleyici olmadığından günde bir kereden fazla yememelisin.” gibi basit açıklamaları tercih edin.
Övmekten kaçınmayın
Çocuğunuzun kurallara uymasını ve kendisinden beklenen şekilde davranmasını övmeniz ona moral verecektir. Bunu yaparken aşırı genelleme içeren “Aferin sana!” gibi kalıplardan uzak durup, daha spesifik olan “Öğle yemeğindeki tüm sebzeleri yediğin için seninle gurur duyuyorum” gibi övgüleri kullanmanız daha yararlı olacaktır. Böylece çocuğunuz hangi davranışının övüldüğünün bilincinde olacak, ve o davranışa devam etme konusunda motive olacaktır.
Kendiniz de kurallara uyun
Sinirlendiğinizde bağırmak, beslenmenize dikkat etmemek gibi davranışlar çocuğunuza iyi bir örnek olmanızı engelleyecektir. Çocuğunuz tüme varan bir yaklaşımla eve konulan kuralların tüm ev halkına etki ettiğini düşünmeye meyillidir. Kendinizin bu kuralların üstünde olduğunuz imajını yaratmak, çocuğunuzu kurallar hakkında şüpheye düşürecektir ve “Ben de ileride böyle davranabilirim.” gibi çarpık bir zihniyet yaratacaktır. Bu nedenle evde koyduğunuz ortak kurallara siz de uyun, uymadığınız zamanlarda ise kendi kendinizi “disipline” edin.
Bir bilinç yaratın.
Çocuğunuz bir kurala uymadığı için kötü hissediyorsa, hemen onu rahatlatmaya çalışmayın. Bırakın yaptığı davranışı ve bunun sonuçlarını iyice irdelesin. Suçluluk duygusu, iyiyi kötüden ayırmanın önemli bir yoludur. Bu konuda yapmanız gereken ise çocuğunuza bu suçluluk duygusunu siz kendiniz hissettirmek yerine, onun bu duyguyu kendi kendine hissedecek hale gelmesini sağlamaktır. Böylesi bir durumu öğretici olarak kullanabilirsiniz. “Kötü hissettiğini biliyorum, hepimiz bazen hata yaparız, ama önemli olan bu hataları düzeltmek.” gibi bir yaklaşım çocuğunuzu bir bilince doğru yöneltecektir.