Muzu Hangi Evresinde Yemek Daha Sağlıklı? Rengine ve Biçimine Göre En Sağlıklı Muz Hangisi Öğrenin
Muzu, tadını sevdiğiniz için, besin değeri için veya sırf yemek için tüketiyor olabilirsiniz. Yalnızca bir muz yaklaşık 540 mg potasyum içermekle birlikte, potasyum kalp ve damar sağlığını korumak, tansiyonu kontrol altında tutmak için birebir bir gıdadır.
Vitamin ve mineralle dolu muzdan her gün bir veya iki adet tüketmeniz sonucu vücudunuzda harikalar yaratabilirsiniz!
Peki, muzun rengi ve biçiminin besin değeri ve kalitesine dair aslında birçok ipucu verdiğini daha önce hiç duymuş muydunuz?
Yeşil muzdan kararmışa, sertten yumuşağa, benekliden beneksize, muzun görüntüsü, içeriğine dair birçok şeyi açığa çıkarıyor.
1. Yeşil Renkli ve Olgunlaşmamış Muz
Bu türdeki muzlar pişirilmedikçe sindirilmesi zor olan türdendir. Pişirildiklerindeyse, tatlı patatese benzeyen tadlarıyla oldukça lezzetli olabiliyorlar. Karayip mutfağı ve damak tadına aşina olanlar, yeşil muzun o bölgenin birçok yemeğinde kullanıldığını bilirler.
Peki, yeşil muzun besin değeri bakımından glisemik indeksi düşük bir gıda olduğunu biliyor muydunuz? Bu da demek oluyor ki, şeker tüketimine dikkat etmesi gerekenler için mükemmel bir seçenek!
Tam olgunlaşmamış muz da, bağışıklık sistemini güçlendiren ve mide rahatsızlıklarına iyi gelen bir probiyotik kaynağıdır. Bununla birlikte, yeşil muz içerisinde bulunan nişasta düşük yağ depolama özelliği ile insülin duyarlılığı geliştiren insanlara özelliklere tavsiye edilir. Metabolizmayı hızlandırır ve aynı zamanda kolesterol seviyelerinin düşmesine yardımcı olur.
İçeriğindeki nişastadan dolayı, yedikten sonra uzun süre tok tutma özelliği olan yeşil muz, kilo vermek isteyenler için idealdir. Haşlanıp, ezilerek veya kızartılarak tüketilebilir.
Yararları güzel, peki zararları neler?
Kansere ve kalp hastalıklarına karşı koruyucu bir etkiye sahip antioksidan oranı olgunlaşmış meyvelerde daha yüksektir. Meyve olgunlaştıkça içerisindeki antioksidan oranı da artar. Bu yüzden, yeşil renkteki olgunlaşmamış muzların antioksidan oranı, sarı muza nazaran daha düşüktür.
2. Sarı Renkli ve Sert Muz
Birçoğumuz muz yerken sarı, sert ve çok benekli olmayanları tercih ederiz. Bu evredeki muzlar tatlı ve olgunlaşmıştır. Sarı renkteki muz, içerdiği zengin vitamin, antioksidan ve diğer elementlerle, kalp rahatsızlıkları gibi birçok hastalığa karşı bünyeyi güçlendirip korur.
Orta boy olgunlaşmış bir muz, 37 mg magnezyum içerir ve bu da tüketildiğinde, beynin dinç kalmasını sağlar.
3. Benekli Muz
Kabuğu benekli diye almadığınız o yumuşamış muzlar, fazla olgunlaştığı için antioksidan etkisi sayesinde kansere karşı koruyucu yapıdadır. Bu anlamda, hastalıklara karşı benekli muzları tercih edebilirsiniz.
Olgunlaşmış ve benekli muz, vücudun bazı bağışıklık sistemi hücrelerince salgılanan ve vücuttaki diğer hücreleri etkileyen, sitokin isimli tümör nekroz faktörü (TNF) içermektedir. Bu da, bu tür muzlarda , kanser ile savaşabilme yetisi kazandıran bir özelliktir. Etkisi oldukça büyüktür ve doğrudan kanserle veya vücutta büyüyen anormal hücresel yapılarla savaşabilmektedir. 2008 yılında Japonya’da yapılan bir araştırma sonucunda, benekli ve olgun muzların bu maddeyi ürettiği ortaya çıkmıştır.
Ayrıca, hassas bir mideniz varsa sindirim açısından size kolaylık sağlayacağı için bu tür muzları tercih edebilirisiniz. Ancak, daha tatlı olmasından dolayı, diyabetik hastaların veya kontrollü şeker tüketen insanların fazla olgunlaşmış ve benekli muzları tüketmemesinde fayda vardır.
4. Kararmış Muz
Birçok kişi, haliyle görüntüsünden dolayı kararmış muz yemek istemeyebilir. Muzun fiyatından şikayetçiyseniz özellikle, fazla olgunlaşmış muzları tercih ederek daha hesaplı bir alışveriş yapabilirsiniz. Fazla olgunlaşmış bu kararmış muzları hem sütün içine katarak smoothie şeklinde tüketebilir, hem de muzlu ekmek veya kek yaparak çayın yanında yiyebilirsiniz.
Oldukça tatlı olan kahverengi muz, hem antioksidan oranı yüksek hem de mide rahatsızlığına iyi gelen gıdalar arasındadır. Ancak çürümeden önce tüketmeye dikkat etmelisiniz!
Ayrıca olgunlaşmış muz, doğal bir aminoasit olan ve vücut tarafından depresyon tedavisinde önemli bir rolü bulunan serotonine dönüştürülen “tryptophan” içerir. Bu anlamda bu tür muzları tüketmek sizi daha çok mutlu edebilir!
Bununla birlikte, B6 vitamini bakımından zengin olan olgunlaşmış muz vücudun aşırı su tutmasını önler, sinir sistemini destekler ve beyaz kan hücresi üretimini arttırır.
Tüketilme süresi geciktikçe besin değerini kaybedebilen muzu buz dolabında bekleterek olgunlaşma ve kararma süresini yavaşlatabilirsiniz.
İster sabah, ister öğle veya akşam tüketin, muzun sağlığınız üzerindeki olumlu etkilerini ölçülü ve doğru tüketerek keşfedebilirsiniz!