Böylesi ancak filmlerde olur! Tecav*z iftirasını yıllar sonra itiraf etti ama…
7 yıl önce ‘erkek arkadaşım tecavüz etti’ dedi. Erkek arkadaşı cezaevine gönderildi. Onun bu durumdan haberi yoktu çünkü o olayın ardından mahalleden tanışmıştı. Uzun süre sonra onun bu gerçeği öğrenince pişman olup, ‘tecavüze uğramadım’ dedi. Bakın sonrasında neler yaşandı!
Lise yıllarında ‘cinsel istismar’ suçundan şikâyetçi olduğu erkek arkadaşı oyuncu Okan K.’nin, 7 yıllık yargılama sürecinin ardından cezaevine girdiğini öğrenen Tuğçe Ç. mahkemeye, “Yalan söyledim” itirafında bulundu. Mahkeme, Tuğçe Ç.’nin beyanlarını, “duyduğu üzüntü üzerine sanığı suçtan kurtarmaya yönelik” olduğu kanaatine vararak, Okan K.’nin yeniden yargılanma talebini reddetti. Okan K’nin ailesi, Anayasa Mahkemesi’ne başvurmaya hazırlanıyor.
LİSE yıllarındaki erkek arkadaşı oyuncu Okan K.’nin, kendisine yönelik “nitelikli cinsel istismar” suçundan hapse girmesi üzerine vicdan azabı duyan Tuğçe Ç, 7 yılın sonunda mahkemeye giderek, yalan söylediğini itiraf etti.
Mahkeme, genç kızın itirafını dikkate almazken, Mayıs 2017’de cezaevine giren Okan K.’nin ailesi, yeniden yargılama taleplerinin reddedilmesi üzerine Anayasa Mahkemesi’ne gitmeye hazırlanıyor. Lise yıllarında yaşadıkları yüzünden şu anda cezaevinde bulunan 25 yaşındaki Okan K. ile 22 yaşındaki Tuğçe Ç’nin yolları, 7 yıl sonra yeniden kesişti.
HER ŞEY O TOKATLA BAŞLADI
Filmlere konu olacak hikâye, 2010 yılında Kadıköy’deki bir lisede başladı. Okan K., kız arkadaşı Tuğçe Ç.’ye aralarında çıkan tartışma üzerine tokat attı. Genç kız ve ailesi, Okan K.’den şikâyetçi olurken, Zeynep Kamil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde muayene edilen Tuğçe Ç’nin bekâretini geçmiş tarihe bağlı olarak kaybettiği belirlendi. Genç kızın, erkek arkadaşının kendisine tecavüz ettiği yönünde ifade vermesi üzerine Üsküdar Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında Okan K. gözaltına alındı. Çıkarıldığı nöbetçi mahkemece serbest bırakılan Okan K., hakkındaki suçlamaları reddederek, kız arkadaşının bir başka erkekle mesajlaştığını öğrenmesi üzerine kavga ettiklerini anlattı.
Soruşturma sonucunda Okan K. hakkında olaydan 3 ay sonra “çocuğun nitelikli cinsel istismarı” ve “cebir ve şiddet kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından 15 yıla kadar hapis istemiyle Üsküdar Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
AVUKAT ALZHEIMER OLDU, DURUŞMALARI TAKİP EDEMEDİ
Okan K. 2 yıl süren yargılama sırasında suçlamaları kabul etmezken, Tuğçe Ç. iddialarını yineledi. Dava kapsamında tanık olarak dinlenilen okuldan arkadaşları da Okan K. lehine ifade verdi. Yargılama sürerken Okan K.’nin avukatı, iddiaya göre duruşmalara mazeret bildirerek katılmadı. Okan K.’nin ailesi, avukatın Alzheimer olduğunu ve avukatlığının düşürüldüğünü öğrendi.
Yargılama sonunda davayı karara bağlayan mahkeme, sanık Okan K.’yi suçlu buldu. Kararda, Okan K.’nin evine şarj cihazını istemek için giden Tuğçe Ç.’nin, çay ikram eden ve kendisine cinsel amaçlı yaklaşan sanıktan korkarak bayıldığı belirtildi. Sanığın Tuğçe Ç.’ye cinsel saldırıda bulunduğu, olaydan bir süre sonra da genç kızın önüne çıkarak bıçakla tehdit ettiği anlatılan kararda, Tuğçe Ç.’nin maruz kaldığı cinsel istismar eyleminden dolayı ruh sağlığının etkilendiği ancak bu etkilenmenin ruh sağlığını bozacak derece olmadığı da dikkati çekildi. Okan K.’yi “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” ve “bıçakla tehdit” suçlarından 2 yıl 9 ay 10 gün hapisle cezalandıran mahkeme, bu cezayı 5 yıl süreyle erteledi. Mahkeme, “nitelikli cinsel istismar” suçundan ise sanığa 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezası verdi. Okan K.’nin eski avukatının bürosunda görevli başka bir avukat da kararı temyiz etti.
Bu süreçte Okan K. ve Tuğçe Ç. bir daha yüz yüze gelmedi. Okan K. oyunculuğa adım atarken, Yargıtay 14. Ceza Dairesi 23 Mayıs 2017’de yerel mahkemenin verdiği kararı yerinde görerek hükmü onadı. Kararın kesinleşmesiyle Okan K. gözaltına alınarak, cezaevine konuldu.
Olaydan 7 yıl sonra Okan K’nin cezaevine girmesiyle büyük bir şok yaşayan aile, yeni bir avukat tutarak, oğullarını cezaevinden çıkarmak için hukuki mücadele başlattı.
YILLAR SONRA GELEN İTİRAF
Tuğçe Ç. geçen yılın kasım ayında eski mahallesine gittiğinde bir arkadaşından Okan K.’nin, bu dava nedeniyle cezaevine girdiğini öğrendi. Tuğçe Ç, WhatsApp uygulaması üzerinden kuzeni Sevgi C.’ye durumu anlatarak “Okan bana bir şey yapmamıştı. Bekâretimi kendim bozmuştum. Okan’ı sadece bana vurduğu için şikâyet edecektik. Hastaneye götürülünce bakire çıkmadım. Üvey babamın ve annemin korkusundan Okan’ın yaptığını söyledim. Çocuktum o zamanlar” şeklinde mesaj yazdı. Sevgi C.’nin bunları savcılığa bildirmesi önerisini cezaevine girmekten korktuğu için kabul etmeyen Tuğçe Ç., kimseye konuyu açmadı. Bunun üzerine Sevgi C., Facebook üzerinden bulduğu Okan K.’nin annesi Semra K.’ye, kuzeninin WhatsApp yazışmalarını gösterdi.
MAHKEME KABUL ETMEDİ
Anne Semra K. bu yazışmaların çıktısını alıp Anadolu Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’ne giderek yargılamanın yenilenmesi talebinde bulundu. Tuğçe Ç’ye ulaşan anne Semra K. genç kızı itirafta bulunması için ikna etti. Tuğçe Ç. Anadolu 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’ne “Vicdan azabı duyduğu ve daha önceki ifadesinin yalan olduğu” yönünde itiraf dilekçesi verdi. Ancak yerel mahkeme, “Tuğçe K.’nin Okan K.’nin hapse girmesinden duyduğu üzüntü üzerine sanığın yakınlarının telkiniyle suçtan kurtarmaya yönelik ifadelerinin tek başına yargılamanın yenilenmesi sebebi sayılamayacağından” talebi reddetti.
Ailenin itirazı üzerine dosyaya bakan İstanbul 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi de yargılamanın yenilenmesi talebini kabul etmedi. Halen cezaevinde olan Okan K. için ailesi bu kez Anayasa Mahkemesi’ne başvurmaya hazırlanıyor. Okan K.’nin avukatı Selahattin Par, tüm iç hukuk yolları tüketildiği ve en son yargılanmanın yenilenmesi talepleri reddedildiği için 30 günlük süre içinde Anayasa Mahkemesi’ne infazın durdurulması talepli başvuruda bulunacaklarını söyledi.
Avukat Par, “Oradan da netice alamamamız halinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar tüm haklarımızı kullanacağız. Son dönemde meydana gelen hâkim değişikliği, talihsizce bir önceki avukatın hastalanması ve iftiralar süreci yargılamayı bu hale getirmiştir. Bu durumdan dolayı müvekkilim hem psikolojik hem de kariyer olarak büyük zararlar görmüştür. Devamında da tüm bu zararların tazmini için gerekli maddi ve manevi tazminat davalarını açacağız” ifadelerini kullandı.