Huzurevi ve Azrail
Huzurevinde arka arkaya gelen ölümlerden moralleri bozuk üç arkadaş aralarında dertleşiyorlarmış.
Biri “Azrail’i kandırmak lazım.” demiş. Öbürleri nasıl, diye sorunca tezini açıklamış.
“Bu Azrail can almaya geliyor ya, onunla göz göze geldiğimizde bebek taklidi yapalım. Bunların yaşı küçük, bir yanlışlık olmalı der, çekip gider.”
Yaşlılığa ikinci çocukluk demeleri boşuna değil. Bu çocukça fikir diğerlerinin de aklına yatmış. Başlarına kötüsü geldiğinde ne yapacaklarını birbirlerine belletmişler.
Aradan zaman geçmiş. Bir gece Azrail, aynı odayı paylaşan üç kafadarı gece yarısı ziyaret edivermiş. Orağını yere tak tak tak diye vurduğunda kafadarların üçünün birden
gözleri açılmış..
Bakmışlar ki Azrail hazır.. Birinden birini, belki de üçünü götürecek. Hemen belirledikleri A plânını uygulamaya geçmişler.. Üçü birden bebek taklidi yapmaya başlamış…
Biri “Aguuu.” sesleri çıkarırken öbürü parmak emiyor, üçüncüsü de “Mama. Mama.” sesi çıkarıyor. Azrail bir süre seyretmiş hallerini. Sonra elini gülerek başına vurmaya başlamış:
“HADİ BAKALIM ATTAA :)) “