Türk Lirasının Üzerinde Her Gün Gördüğümüz 7 Önemli İnsan
Türk Lirasının Üzerinde Her Gün Gördüğümüz 7 Önemli İnsan
Neredeyse hemen hemen her gün kullandığımız, elden ele dolaştırdığımız, cüzdanımızda, banka hesabımızda beklettiğimiz paralar; uğrunda oldukça farklı girişimlerde bulunuluyor bile olsa, özünde yalnızca kağıt parçasından başka bir şey değildir. Tarih boyunca da bu durum böyle olmuştur. Paranın madde karşılığı olan kağıt banknotlar ise maddi değerleri dışında başka şeyler de taşıyorlar. Arka yüzlerinde portresi bulunan isimler, aslında Türkiye tarihinde oldukça önemli işlere imza atmış olan kimselerden oluşuyor. Bu kişiler kimdir, neler yapmışlardır? Her gün görüyoruz ancak ne kadarını tanıyoruz, biliyoruz?Sizler için listeledik.
(1913 – 1993) Ülkemizdeki bilim tarihçiliğinin gelişip yerleşmesini sağlayan, Ordinaryüs Profesör Doktor unvanına sahip önemli bir isimdir. Doktora derecesinin ise dünyadaki ilk sahibi olduğu bilinmektedir. Portesi, 2009 yılında tedavüle giren 5 Türk Lirası banknotlarının arka yüzünde yer almaktadır. Sayılı, anlam karşılığı olmayan birçok yabancı sözcüğe Türkçe anlamlar bulmuş ve bu sözcüklerin açıklamalarını hazırlamıştır. 1977 yılında Tübitak Hizmet Ödülü, 1981’de ise İstanbul Üniversitesi Üstün Hizmet Ödülü’ne layık görülmüştür. Ayrıca 1980’de UNESCO Uluslararası Yazar Editör Komitesi’ne seçilmiş olan Aydın Sayılı, verdiği hizmetlerden ve yapmış olduğu önemli çalışmalardan dolayı 1990’da UNESCO Ödülü’nü almıştır.
(1910 – 1997) Bilim insanı ve matematikçidir. Aynı zamanda TUBİTAK Bilim Kolu’nun eski başkanlarındandır. Özellikle cebir konusundaki çalışmalarıyla dünyaca bilinen bir isimdir. “Arf değişmezi”, “Arf halkaları” gibi lütaratürde adı geçen çalışmalara imza atmıştır. Cahit Arfi matematikle ilgili düşüncelerini şu sözlerle ifade etmiştir: “Matematik de resim, müzik ve heykel gibi bir sanattır”
(1870 – 1927) Birinci Ulusal Mimarlık Akımı’nın öncülerindendir. Türkiye’de ilk meslek odasını da kendisi kurmuştur. Mescid-i Aksa’nın restorasyon çalışmalarına katılmıştır ve birçok tren garının tasarımını yapmıştır. Sofya, Edirne ve Selanik garları bunlardan bazılarıdır.
(1862 – 1936) Türk edebiyatının ilk kadın roman yazarı olarak bilinir. 1892 yılında Muhadarat adlı ilk romanı yayınlanmıştır. İkinci romanı Udi ise 1988 yılında görev için gittiği Halep’te kaleme almıştır. Fatma Aliye, romanlarının yanı sıra güncel olarak kadın sorunları üzerine de düşünmüş ve bu yönde birçok eser vermiştir. Kadınlara Mahsus Gazete’de yazdığı makaleler buna örnek olarak gösterilebilir. İlk Osmanlı feministlerden Emine Semiye’nin ablası olan Fatma Aliye, tiyatro ve sinema oyuncusu Suna Selen’in de anneannesidir.
(1640 – 1712) Türk bestekârdır. Asıl adı Mustafa, takma adı ise Itri’dir. Aynı zamanda çiçekçilikle de uğraştığı için bu adı aldığı düşünülmektedir. Yaşadığı dönem boyunca birçok devlet adamı ve padişah tarafından himaye görmüştür. Bu yakınlığından dolayı sarayda musiki hocalığı yapmış ve esirciler kethüdalığı yapmıştır.
(1240 – 1321) Anadolu’da yaşamış tasavvuf ve halk şairidir. Şiirlerinde çoğunlukla yaşama bağlılık, ölüm, doğum, insan sevgisi, ilahi adalet, Allah’a bağlılık gibi konuları işlemiştir. Yunus Emre’nin yazdığı şiirler, yazıldığı dönemden itibaren ezberlenmeye ve söylenmeye başlanmış, dervişler ve abdallar aracılığıyla bütün Anadolu ile Rumeli coğrafyasına yayılmıştır. Ayrıca 1991 yılı UNESCO tarafından Yunus Emre’nin doğumunun 750. yılı olarak anılmıştır.
1927 yılından günümüze kadar uzanan süreçte basılan bütün paraların ön yüzünde Mustafa Kemal Atatürk’ün portresi bulunmaktadır. Bin yaşasın!